Modern dünyanın gereklilikleriyle birlikte hızlı bir şekilde değişime uğrayan iç mekân tasarımları, birbirinden farklı konsept fikirleriyle gün ışığına çıkarak, zamanının felsefesini yakalamaktadır. Her dönemin kendine has felsefesine ayak uyduran iç mekân tasarımları, geçmişten bugüne dek klasik çerçeveden çıkarak fütüristik bir yola evrilmiştir. Mobilya tasarımlarından, eşyaların yerleşim yerlerine kadar her açıdan değişime giren iç mekanlar, mimari konsept örneklerinin doğrultusunda tasarım anlayışını belirlemektedir.Tasarım anlayışlarına göre şekillenen ve kendine ait bir karakteristiğe sahip olan tasarım stillerine denildiğinde başı çeken türler şunlardır;
Modern iç mimari stili
Çağdaş iç mimari stili
Minimalist iç mimari stili
Endüstriyel iç mimari stili
Yüzyıl Ortası modern stili
İskandinav stili
Geleneksel stil
Geçiş stili
Fransız Country stili
Bohem stili
Rustik stil
Konsept Nedir?
Konsept, iç mimarlık ve dekorasyon uygulamalarından biridir. Mekânı belli bir amaca ve temaya uyacak bir şekilde ele alınmasına konsept denilmektedir. Bu kavrama karşılık olabilecek pek çok stil bulunabilirken, iç mimarlar müşterinin direktifleri dahilinde iç mekân tasarımını kişiye özel konsept çerçevesinde de yapabilmektedir.
İç Mekân Konseptleri
Konsept mekanlar çerçevesinde belirli bir iç mimari stil felsefesini, kendi hanesi içerisinde belirlemek isteyen biri, vakit kaybetmeden mimarlık ofislerinde soluğu almaktadır. Bu ofislerdeki uzmanlar tarafından konsept bulmak adına yardımcı olunan müşteriye önerilen stiller şunlardır;
Modern İç Mimari Stili
Düz ve net çizgilere sahip, basit renklerle tasarlanan modern iç mimari stili, oldukça sade yapısıyla dikkat çekmektedir. Basit renklerle donatılan bu iç tasarım örneği, metal, cam ve çelik gibi malzeme içeren kullanıma sahip evleri tanımlamaktadır. Bu tasarım anlayışı içerisinde mobilya dizilişinde belirli bir merkez yoktur. Kişinin ihtiyaçlarına göre mobilya dizilimi yapılabilmektedir. Fakat, bu stildeki en önemli nokta düzendir. Bu, dağınık bir görüntüden uzak, aksesuarsız bir iç mimari stil anlayışıdır.
Çağdaş İç Mimari Stili
Modern stile benzerliğiyle bilinen çağdaş düzen, 20. yüzyılın çizgileriyle ilerlemektedir. Düzen olarak birbirine benzeyen bu iki stili, dönemler birbirinden ayırmaktadır. Çağdaş iç mimari stilini belirleyen dönemsel faktöre ek olarak, bu tarz oldukça esnek kurarlar çehresinde şekillenmektedir. Belirli bir çizgiden ziyade bir felsefeye sahip olan bu stil, geçişli yapıdaki pek çok mobilyayı ve eşyayı içerebilmektedir.
Minimalist İç Mimari Stili
Minimalist iç mimari stili, Avustralya’dan çıkma bir tasarım anlayışıdır. Modern tasarımın belli başlı kavramlarına bağlı kalan bu anlayış, onları daha basit bir hale sokmaktadır. Renk seçimi açısından oldukça nötr kalan bu anlayışta, palet geçişleri havada kalmakta ve birbirinden bağımsız olmaktadır. Bunun en belirgin örneğini mobilyalar göstermektedir. Minimalist anlayış çerçevesinde belli bir kalıba bağlı kalmayan takım mobilyalar kullanılmamaktadır. Gösterişten uzak olan bu anlayışa göre, aksesuarlar ve dekorlar da oldukça gereksizdir ve kullanılmamalıdır. Temel olarak işlevselliğe yönelik olan bu tasarım anlayışı, kullanışlığı merkeze almaktadır.
Endüstriyel Stil
Dünya üzerindeki herhangi bir tarzdan etkilenerek tasarlanabilen bu anlayış, hamlık ve bitmemişlik izlenimi vermektedir. Bu tasarım anlayışındaki her şey yarım kalmış bir deneyim sunmaktadır. Buna göre, eskitme ahşaplar ve düzensiz mobilyalar endüstriyel stilin temel faktörleridir. Ayrıca bu anlayış, çok olmayacak bir şekilde aksesuar ve dekorasyon ürünlerini kullanmaktadır.
Yüzyıl Ortası Modern Stili
1950’lerin ortalarındaki tasarı anlayışına bir geri dönüş olan yüzyıl ortası modern stilinin ana teması işlevsellik ve telaşsızlıktır. Eski tarzdaki birçok ürünü tasarım anlayışına dahil eden bu stil, doğal yapıları tamamıyla benimsemektedir. Özellikle kahverengi tonu bu stilde oldukça baskın bir renktir.
İskandinav Stil
İskandinav tasarım, Danimarka, Norveç ve İsviçre ülkelerinde yaşayan insanların hayat tarzlarını simgelemektedir. Sade ve abartısız olan bu stile göre, iç tasarımda bir ahenk kurulmalıdır. Odanın bir yerinden başka bölgesine doğru bakıldığında renkler birbirini takip etmelidir. Keskin çizgilere sahip olan bu stilde mobilyalar ve eşyalar konfordan ziyade heykelsi bir görüntüsü sunmak amacıyla yapılmaktadır. Geniş, doğal aydınlatma ve az aksesuar, İskandinav tasarımın karakteristiğini ön plana çıkarmaktadır.
Geleneksel Stil
Klasik detaylara bağlı olan bu stile göre; çokça mobilya ve bol miktarda aksesuar bulunmalıdır. Geleneksel evlerin tasarımından örnek alınarak ortaya çıkan bu stil, zengin renk paletleri ve eğimli çizgileri benimsemiştir. Mobilyaların üzerinde her daim bir desen ve bir figür bulunmaktadır. Ayrıca, kadife, ipek ve brokar gibi ayrıntılar ve süslü detaylar da bu stilde kendini göstermektedir.
Geçiş Stili
Oldukça popüler olan geçiş stili, geleneksel ve modern temelleri bünyesinde barındırmaktadır. Özellikle dar alanlara sahip olan evlerde sıklıkla kullanılan bu stil, çekici ve dengeli bir yapıya sahiptir. Çelik ve cam gibi malzemeleri sıkça kullanan bu stil, rahat, peluş mobilyalarla birleştirilmektedir. Şık ve sıcak bir ortam sunan bu stil, nötr renk paletiyle tamamlanmaktadır.
Minimalist iç mimari stili, Avustralya’ dan çıkma bir tasarım anlayışıdır. Modern tasarımın belli başlı kavramlarına bağlı kalan bu anlayış, onları daha basit bir hale sokmaktadır. Renk seçimi açısından oldukça nötr kalan bu anlayışta, palet geçişleri havada kalmakta ve birbirinden bağımsız olmaktadır. Bunun en belirgin örneğini mobilyalar göstermektedir. Minimalist anlayış çerçevesinde belli bir kalıba bağlı kalmayan takım mobilyalar kullanılmamaktadır. Gösterişten uzak olan bu anlayışa göre, aksesuarlar ve dekorlar da oldukça gereksizdir ve kullanılmamalıdır. Temel olarak işlevselliğe yönelik olan bu tasarım anlayışı, kullanışlığı merkeze almaktadır.
Fransız Country Stili
Yıpranmış bir tarza sahip olan Fransız country stili, sıcak ve toprak renklerle tasarlanmaktadır. Adeta bir çiftlik evini andıracak şekilde tasarlanan bu stil, kırmızı, sarı ya da altının sıcak tonlarını sıklıkla kullanmaktadır. Bunun yanı sıra, taş ve tuğla gibi doğal malzemeler de bu tarzda yapılan evler içerisinde sıklıkla görülebilmektedir. Ayrıca, bu stilin olmazsa olmazı süslü porselenler ve aksesuarlardır.
Bohem Stili
Eski mobilyalar, aydınlatma armatürleri, gösterişli kilimler, bolca aksesuar ve sanat eserlerine sahip bir evin Bohem stiliyle tasarlandığı hemen anlaşılmaktadır.
Rustik Stil
Ahşap kullanmayı seven bir stil olan Rustik, bitmemiş unsurlar kullanmayı benimsemiştir. Ahşap zeminin sıkça kullanıldığı bu stilde renklerin sıcaklığını hissetmemek elde değildir. Ayrıca bu stil içerisinde dış mekân aksesuarlarına iç tasarımda sıkça yer verilmektedir. İlkel bir tasarım anlayışına sahip olan Rustik stil, keskin çizgiler çevresinde oldukça huzurlu bir ortam yaratmasıyla bilinmektedir.
Özgün Stiller
Özgün stiller, belirli bir tema çerçevesinde müşterilerin özgün konsept taleplerine cevap vermek amacıyla çeşitli konseptlerde tasarlanan mekanlardır. Örneğin bir video oyununu, bir filmi veya bir düşünceyi tema olarak belirleyip bu doğrultuda özgün tasarımlar da geliştirilebilir.
İç Mekân Tasarımında KonseptleRİn Önemİ
İç mekân konseptinin önemini açıklayan en doğru kelime gerekliliktir. Kişinin yaşam tarzına ve ihtiyaçlarına uygun bir şekilde tasarlanan birçok stil, ev sahibinin hayat standartlarını arttırmaya yöneliktir. Bu doğrultuda iç tasarım fikrine yakın olan bir kişi; kendi zevkine, yaşam standartlarına ve evinin durumuna göre stillerden birini seçmelidir.
Online iç mimarlık hizmeti için ofisimizle iletişime geçebilir; yapmış olduğumuz iç mekan tasarımı çalışmalarımızı bu linkten inceleyebilirsiniz.